Aslında pek kimse bilmiyor, bilse de bunu kendine bir türlü kabul ettiremiyor ama kronik bir hastalıktır stalk. Bu dipsiz kuyuya bir kere saplandı mı insan bir daha çıkamıyor maalesef. Çekirdek gibi başladın mı katiyen bırakamıyorsun. İLLA O DOĞUMA KADAR STALKLA-NA-CAK.
Biz insanoğlu hakikaten normal değiliz. Dertsiz başımıza dert açmaya bayılıyoruz. Ulan ayaklarını uzatıp magazin programlarına bakacağına ne diye elalemi staklıyorsun ki. Aaa ama yok stalklayalım ki, onlar çok mutluymuş biz niye mutlu olamıyoruz diye kendimizi darlayalım.
Öyle pat diye stalk da olmuyor. Mesela bunun için öncelikle uygun bir ortamın oluşması lazım. Nasıl mı? Eski manitayı mı stalklayacaksın aç hemen inceden bi Yıldız Tilbe- Delikanlım. Zaten o stalk'un yıkımına göre 'Delikanlım'dan "Ama Evlisin Benim Değilsin'e" kendi geçiyor. Sonra ne oldu al sana durduk yere depresyon. Sonra ver elini Nutella, cips, kola...
Stalkta sadece eski manita stalklanmıyor. Bir de birbirini çekemeyen kızların stalkı var ki; Allah muhafaza. İlk önce profile giriir, tek tek en ince ayrıntısına kadar kızın bütün fotoğrafları incelenir. Sonra üşenilmeden bütün fotoğrafların altındaki yorumlar itinayla okunur. Bazen hızını alamayıp yorumlaştığı ve takipleştiği diğer (kendi tabirince) 'varoş' kızlara da bakılır. Sonra bir de dönüp kendine bakınca ''Onda olup da bende olmayan şey ne?'' diye kendine sorup, moralini düzeltmek için ya kendini yemeğe vuracaksın ya da alışverişe. Al işte gitti doğmamış çoluğun çocuğun rızkı.
Bazen bir de stalk yaparken karşılaşılan kilitli hesaplar var ki valla küfür gibi. Neyse ki canımız birtanecik kankalarımız var da onların hesaplarından stalkımıza kaldığımız yerden devam edebiliyoruz. Hoş bazen kanka hesapları da riskli oluyor. Onun da çözümü var elbette. O da gözümüzün nuru fake hesaplar. Allahım onlar nasıl kurtarıcı hesaptır Ya Rabbel Alemin!
Ben buradan olayı başka bi yere bağlayacaktım ama unuttum. Neyse durumu şöyle toparlamak gerekirse stalk gerekli dozda kullanıldığında insanın içindeki araştırmacı ruhu çıkartabiliyorken; bazen hızını alamayıp parmakların su toplamasına, hatta ve hatta telefon ekranının incelemesine bile neden olabiliyor. Sadece bununla kalsa yine iyi. Akabinde gerçekleşen ufak çaplı sinir krizlerini, saç baş yolma seanslarını saymıyorum bile.
Stalk öyle tek postta anlatılacak kadar kısa değil maalesef. Sonraki zamanlarda stalkun inlerine ineceğiz merak etmeyin.
Diyeceğim o ki kızlar, kızlar diyorum çünkü bu sporu en çok biz yapıyoruz stalk'u çok abartmadan yaparsak hem kendimize hem de sinirlerimize iyilik yapmış oluruz.